20 Eyl 2007

çorum'da bir heyecan bir heyecan

yeni bir okulda göreve başladım. içimde hafif bir burukluk vardı. çünkü öğrencilerimden ayrılmıştım. gülser'in yüzü gözümün önünden gitmiyordu. neyse ki şimdiki öğretmenleri benim çok sevdiğim eski bir arkadaşım. umarım yeni öğretmenlerini beni sevdikleri kadar sevmezler...

yeni okuluma da çabuk alıştım.
sınıfıma girer girmez, öğrenciler bir arkadaşlarını şikayet ettiler. ben ise yeni gelmişim, üzerimde bir çekingenlik, bir gariplik var. şikayet edilen öğrenciye dönüp sert bir sesle: 'arkadaşlarına niye iyi davranmıyorsun?' dedim. o ise hiç duraksamadan: ' iyi davranacağım da ben iyi değilim, çünkü sünizitim!'dedi.

bir de, iki de bir bayılan bir öğrenci var ki ilk iki gün beni deli etti.
kitapları dağıttıktan iki saat sonra ders kitaplarını kaybetti. kirpikleri o kadar uzun ki, tuhaf yani. gözleri yusyuvarlak ve büyük, kirpikleri gözlerinin ancak bir kısmını örtebiliyor. çok sessiz, sürekli yere bakıyor. bazen içimden o'nu sallamak, çimdiklemek 'hey kendine gel!' demek geliyor...

yuvarlak hatlara sahip bir öğrencim de sürekli ağzı açık, dili dışarda duruyor. ders anlatırken bazen gözüm o'na takılıyor; 'hey! ağzını kapat!' deyip ders anlatmaya devam ediyorum...

bu hafta başkanlık seçimini yapıyoruz. bir öğrencim yaptığı konuşmasında ' sizi hiç dövmeyeceğim' dedi.

işte böyle, yeni okul, müdür, öğretmenler... sonuçta sevimli bir okul. allah sonunu hayır etsin.