9 Ara 2006

yeni gözdeler

bedirhan ve müberra ve arif;
yeni birinci sınıflarım. müberra okuyor! bedirhan tuhaf bir biçimde her şeyi okuyor ve yazıyor. lakin, ne yaptığından haberi yok. bir gün okuyabildiğine ve yazabildiğine ertesi gün 'bunu daha öğrenmedik kiii?' diyor. o'nda yanlış giden bir şeyler var.
arif'e gelince arif her şeyde zorlanıyor. harfleri kavramada, masal dinlemede, rakamları yazmada... bir tek osurmada zorlanmıyor.bunun yanında bedirhan en ufak bir tıkırtı duyduğunda 'öğretmenim arif osurdu galiba' deyip arif'i işaret ediyor. tabi arif de üzülüyor.
arif'in, ilk geldiği gün, okuma ve yazmada sorun yaşayacağını fark ettim. ailesiyle kaydını dondurmaları konusunu konuştum, tabi hiç yanaşmadılar. sorun şu ki hem kendimi hem de o'nu yıpratacaktım. bu yüzden de o'nunla fazla ilgilenmemeye başladım.
arif 'ele,ala' sözcüklerini henüz kavradı. kavraması beni çok şaşırttı. vijdan azabı duymaya başladım. O'nun hakkında çabuk mu karar verdim?
ailesi, arif'i ana okula yazdırmayı düşünüyor. yaşı gereği 1. sınıfta olması gergkiyor. ne yapsam acaba?

7 Ara 2006

orhan pamuk


orhan pamuk'un nobel edebiyat ödülü için yaptığı konuşmayı ntv'den izledim.
hakiki olma ve taşralı olmama kaygısı ile ilgili söyledikleri o'nun bir türkiye'li olduğunun kanıtıydı. salondaki konuklara bakınca hepsinin orhan pamuk'a yabancı olduğunu farkettim. o istanbul'u dolayısıyla türkiye'yi anlatıyordu. tüm o yabancıların arasında, eğrisiyle-doğrusuyla türkiye'yi de orda görmekten büyük bir haz duydum.
ancak;(müfettişlerin öğretmenlerin teftiş raporunda, olumlu özelliklerden sonra seni vuracaklarının habercisi olan sözcük,)ödüllere inanmıyorum. bir prestij olanağı sunuyor.farkedilmeyi artırıyor.fakat belki de başka bir kitabın okunma olasılığını yok ediyor. ayrıca edebiyat otoritelerinin objektif olma sorunları var. tabiî ki onlardan öyle salakça bir şey beklemiyorum. her otoritenin bir yaşamışlığı, bir yönelimi ve yeteneği söz konusu. anlatmaya çalıştığım şey, eğer herkesin kabul ettiği bir doğru yoksa bu büyük ödüller niye?
edebiyat zaten orhan pamuk'u kazanmıştı. kimsenin belgelemesine gerek yok ki.
yaşar kemal ve nobel'i bir teraziye koysam yaşar kemal ağır gelir di mi? çünkü o'nu seviyorum ben. bana ne diğerlerinden.
gene de orhan pamuk hayatı boyunca, hiç para kaygısı gütmeden, keyfince bir çok roman yazacak. sevinmemiz için bu bile yeter.
darısı tüm yazarların başına!

bH:nasılsınız bu günlerde muallime?
M:ooof! oof!
bH:oooof, oof ha? yemediğiniz önünüzde yemediğiniz arkanızda, son derece zeki, duyarlı, yaratıcı bir sevgiliniz var. muallime hanım, sizin of çekmeye sanırım hakkınız yok. zira insanların diğer kısmına bunca sahip olduklarınızın karşısında şımarıkça davrandığınız izlenimi doğabilir.
M:oooooof! oooooof!
bH:diğer harfler muallime? onlar ne zaman gündeme gelecek?
M: .......
bH:neyse, sizi buderin düşüncelerinizle başbaşa bırakıp ben hemen simpsons'ı izlemeye gideyim bari... hadi bakalım.