2 Ara 2005

bekarlığa veda partisi

öğle arası köyde bir düğün öncesi eğlence evine gittim.geleneklerine göre gelin, bekar arkadaşları ile birlikte son defa eğlenirmiş.
içeri geçtim. bir sürü küçük kız. fakat o kadar hamaratlar ki, onların yanında ben küçük kaldım. büyümüş de küçülmüş gibiydiler. hepsinin üstünde; uzun etek- büluz ve başlarını örttükleri tülbent vardı. dünyadan habersiz kendilerini sıkarak, oynuyorlardı. yaşları küçük ama evlenmeye hazır bir durumları vardı. başka seçenekleri yok tabi.
küçük dünyalarının olması bir saflık gibi hoş görünebilir ama ürkütücü bir tarafı da var aynı zamanda. neyse bu konuya hiç girmeyeyim en iyisi...
1. sınıf öğrencilerimden bir tanesi, onlara bir cümle yazdırırken, yanıma gelip''sınıfı susturur musun?'' dedi. ben de''peki(!)'' dedim şaşkınlıkla. sınıfı da susturdum.
bir de bu gün 'beş duyu organımız' konusunu işlerken 'burnumuzla neleri fark ederiz?' diye sınıfa sordum. çoğu 'kokunuzu öğretmenim' diye cevap verdiler. kokumu fark etmeleri hoşuma gitti de o yüzden anlatıyorum. başka da bi şey yok anlatacağım...

1 yorum var:

milan dedi ki...

yazınızı çok beğendim. fakat bi kaç noktada eleştirilerim olacak: bence daha çok 'sınıfı susturur musunuz' tarzında şeyler yazmalı, daha az yorum yapmalısınız. öyle yaparsanız daha içten bi metin çıkar ortaya gibime geliyor.
teşekkür ederim